'98 senesinde saray mahallesi'nden taşındığımız zaman benim bütün çocukluğum orada geçmişti. taşındık taşınmasına ama, rüyalarımdan gitmedi mahalle. bugün dahil çoğu rüyamda saray mahallesindeki evimize şöyle bir uğrarım. Kapısından girer, bizim evi bulur, ortamı yoklar çıkarım.

dün yine rüyamda saray mahallesi'ndeki evimize gitmek üzereydim ki evin biraz aşağıya kaymış olduğunu fark ettim. Ömer efendi sokağı'nda bulunan yerinden iki-üç blok aşağıdaydı. şaşırdım ama içeriye girdim. ev normalde ikinci katta olacaktı fakat içerisinin kalabalığı beni şaşırttı. apartman bir yurda dönüşmüştü neredeyse. bir kalabalık, bir kalabalık. arkama iki tane genç takılıp ne aradığımı sordular. evimi arıyordum. beraber dolaşmaya başladık. evi bulamadığım için önce babamı arayıp evin yerini-kapı numarasını sordum. babam bilmiyordu. dayımı aradım, o söyledi bana kapı numarasını: 310. gençlerle birlikte daireyi bulduk. içeride subay görünümlü birileri vardı, askeri bir koğuş gibiydi yani. birisi çıktı dışarıya, nereli olduğunu sordum. hekimhan güzelyurt dedi. sonra subaylar filan da çıktılar. o sırada benimle gezen üniversite öğrencisi gençlerle sohbet ediyor, hangi bölümde okuduklarını filan soruyordum. gencin biri "abi yemek söyledik sana da" dedi. "olur mu" dedim "ben size ısmarlayacağım" böyle söyledim ama evde hanım da yemek yapıyordu. yemesem ayıp olacak. hem evde yesem hem gençlere ısmarlasam fazla olacak. sonra ne yaptım bilmiyorum. bu rüya da böyle bitti.